Wildcard - Marie Lu ✽ Kitap Yorumu (Warcross serisi #2)





WILDCARD (WARCROSS 2#)

YAZAR: MARIE LU 

TÜR: GENÇ YETİŞKİN, BİLİMKURGU 

YAYINEVİ: YABANCI YAYINLARI

GOODREADS PUANI: 3,99




Konu olarak ilk kitabı okumayanlar için spoiler vereceğimden korkarak direkt yoruma geçeceğim. Daha çok Sıfır'ın hayatının derinlerine indiğimiz, tüm gerçeklerin ortaya çıktığı bir kitap diyebiliriz. Daha fazla bir şey yazmadan hemen yoruma geçiyorum.

Ben serinin ilk kitabı olan Warcross'u okuduktan sonra araya başka kitaplar aldım ya da önceden okuduğum kitapları reread yaptım. Bu durum bana pek iyi yansımadı maalesef. Aslında ilk kitabın sonu çok merak uyandırıcı bitse bile kurgu evreninden biraz soğumuş oldum. Wildcard'a başladığımda ise başları bana sıkıcı geldi. Belki kitapla ilgili değildir de bu durum benim kitabın kurgusuna tekrar girmeye çalışmamla ilgilidir. Sonrasındaysa kitap bir süre elimde dolaştı, belki okumaya başına geçsem biterdi ama bunun için bir türlü zaman ayıramadım (kısaca ilk kitapta hissettiğim o heyecanı bu kitapta hissedemedim) Sonunda bir gün başına geçtim ve ortalarında açılan olaylarla hızlıca bitiverdi kitap. Zaten başına geçip evreninin içine girdiğiniz zaman kesinlikle akıcıydı. 

Sıfırla ilgili tüm gerçekleri öğreniyoruz ve kurgunun derinliklerine Wildcard ile iniyoruz. Okurken Taylor'a çok sinirlendim, Sıfır'a üzüldüm, Emika'ya Hideo'ya gerçekleri anlatmada biraz geç kaldığı için gıcık oldum. Bu kitapta zaten yeni yeni karakterlerle tanışıyoruz ve tüm sırlar ortaya çıkıyor. Olayları tahmin edilemez bir şekilde yazmış yazar, örneğin bu kitapta ortaya çıkan Taylor vb. karakterlerden ipucu Warcross'da görmemiştik(varsa da ben hatırlamıyorum) Ben bu nedenle her olayda daha çok şaşırdım. Hele ki sonlarda Sıfırla ilgili bir gerçek beni şoka uğrattı ve üzdü. 

Sıfır'ın yaşadıklarına her bir sahnede çok üzüldüm, sanki ben de onunla oradaydım. Emika da Hideo'yu durdurmaya çalışırken daha büyük bir bataklığa girdi de diyebiliriz. Bu kitapta yan karakterlerin (Anka Süvarileri daha çok) hikayeleri daha fazla vardı. Özellikle son sahnelerde bir yerde onların geçmişlerine de iniyoruz, bu anlamda doyurucu olsa da beni nedense bu da çok tatmin edemedi. 

Kitabın ortalarında olaylı kısımlar başlıyor demiştim işte o zamana kadar biz de Emika ile birlikte kim güvenilir, kim yalancı, kim düşman çözemiyoruz. Aslında biz biraz çözebiliyoruz da Emika hep geç kalıyor :( Şu kıza biri herkese güvenmemesi gerektiğini anlatmalı. 

Kitabı sevdim mi evet sevdim. Ama benim için ilk kitaba göre yeteri kadar iyi değildi. Örneğin ben Hideo'nun harcandığını düşünüyorum. Hideo Warcross'un yaratıcısı dahi biri olarak karşımıza çıkıyor ama Warcross harici onun ek olaylara müdahalesini okuyamıyoruz. Bu anlamda Hideo; Emika ve Sıfır'ın yanında gölgede kaldı, daha çok yan karakter gibiydi Wildcard'da. Onu daha çok okumak, onun zekasını ve hamlelerini kitapta görmek isterdim. Asla Sıfır ve Emika olmasın demiyorum sadece bu karakterin de onların yanında birkaç hamlesi olmalıydı! Her şeyden de mesela en son haberi olan kişi yine Hideo. Oysa ki olayların merkezi onu diğerlerinden daha çok ilgilendiriyor ve ilk duyması gereken karakter de o. Ama kitabın sonlarına doğru her şeyi öğreniyor.

Sonu benim açımdan tatmin edici bitti. Hideo ve Emika'nın ilk tanışmalarının tam zıttı olması durumu çok hoştu bence. Üçüncü kitabı yok serinin bence gerek de yok, umarım yazar üçüncü kitabı yazıp seriyi uzatmaz. Yakında da serinin dizisi çıkacakmış, heyecanlıyım bu konuda. Umarım hakkı verilerek çekilir ve o sanal alemi iyi yansıtırlar.


Marie Lu'ya bir canlı yayınında hangi kurgusuna girmek istediği sorulmuştu ve o da Warcross cevabını vermişti. Gerçekten de Warcross sanal dünyasıyla insanı içine çekiyor. 

Wildcard'ı da sevdim fakat maalesef ilk kitaptaki o heyecanımı hissedemedim. Bu nedenle de puanım ondan bir tık eksik olacak. 


PUANIM: 4/5

♛♛♛♛








 

Yorumlar

  1. Sipariş ettim geliyorr benimki dee 😻 Okur okumaz gelip buraya yorum yapacağım yorumunu iyice okuyarak 😄❤️

    YanıtlaSil
  2. Okumayı istediğim kitqplardan listeye bı gidip de sipariş veremedim ☺️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dizisi çıkmadan mutlakaaa oku bence 🌸

      Sil
  3. İki yazını da okudum, kitap bana hitap etmese bile merak ettim.
    Bu kitabın ilk kitaba göre iyi bulmaman tüm seri kitaplar için geçerli.
    Serisi olan tüm filmlerde de, hatta bir kaç sezon süren tüm dizilerde de böyle olur.
    Serinin ilki her zaman daha iyi gelir sonrakilerde o tadı bulamazsın. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazı seriler için kesinlikle bu yazdığınıza katılıyorum ama bazı uzun serilerde bu durum tam tersi oluyor. İlk kitap serinin evrenini tanıtan giriş kitabıyken seri ilerleyen kitaplar boyunca giderek güzelleşiyor bazı serilerde. Maalesef Warcross sizin bahsettiğiniz bazı seriler grubuna girdi :(

      Sil
  4. Ben de ilk kitabı daha çok sevmiştim ve kesinlikle Emika nın boşboğaz (hiçbir şeyi saklayamayıp, önüne gelene dökülmesi) oluşu gözüme fazla çarpmıştı. Yine de fena değildi. Yazarın Genç Elitler serininden çok daha fazla sevdim bu seriyi. 😍 Kalemine sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de Genç Elitler'den kesinlikle daha çok sevdimm. Kurgu ve karakterler bu Warcross evreninde daha çok oturmuştu bence. Emika bir miktar çıldırttı beni de :(

      Sil
  5. Bu yazarın kalemini baya merak ediyorum bir ara okusam iyi olacak :)

    YanıtlaSil
  6. Okumamıştım daha önce.Değişik bir konusu varmış.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, kesinlikle farklı bir konuya sahip :)

      Sil
  7. okuycam bunu daaa warcross u daaa :) bi de şey var, broke and light, aldım onuuuu da okuycam :) sihirin en koyu tonu nu da aldıım :) oleey okuycaam :) sölerim sanaaaa okuyuncaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayyyy Deep çok mutlu oldummm🎉 Özellikle Sihrin En Koyu Tonu için merakla bekliyorum yorumunu 💖

      Sil
  8. son yazıma koydum blogunuuuu :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

En sevdiğim renk...

Ait hissedememek

İç Dökme (Çok da önemli olmayan bir yazıdır.)