Akışta Sürüklenmek
Akışta Sürüklenmek Hayatımın kontrolünü bıraktım. Annemin vefatından sonra artık çoğu şeyi bıraktım gibi. Suyun yüzeyine düşmüş bir yaprak parçası gibiyim. Nereye gittiğim ne yaptığım belli değil, sadece su beni sürüklüyor işte. Bazen güneş çıkıyor bazen yağmur yağıyor ben öylece dalgalarla ilerliyorum. Tutunmaya ihtiyacım olduğunda bana çarpan dalgalara tutunuyorum işte o derece akışta sürükleniyorum. Annemin cenazesine giderken (cenazesine gittiğimi bilmiyordum) o otobüste yine de hissetmiştim, onunla yaşadığım tüm o anlar gözümün önünden geçmişti ve o an biliyordum işte, hayatımda hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Ben bile, karakterim, benliğim bile eskisi gibi olmayacaktı. Zaten kaybımın ardından ben “ben”likten çıktım. Bunun adı depersonalizasyon, sanki vücudumun dışarısından kendimi ve hayatımı izliyordum. 3 ay geçti artık dışardan izlemiyorum ama bu sefer kendi bedenimde hayatta sürükleniyorum. Benliğimi arıyorum, acımı yaşıyorum, onu özlüyorum, kendimi özlüyorum, ka...